Nasıl Yani? -4-


Nasıl Yani?'miz über antrenör, aşmış insan Sivasspor teknik direktörü Bülent Uygun'dan bu sefer. Bülent Hoca buyurmuş:

http://www.spor3.com/news_detail.php?id=454187

Galatasaray’ın Fenerbahçe’ye 6-0, Beşiktaş’ın da Liverpool’a 8-0 yenildiği maçları hatırlatan Uygun, “Evet biz 5 yeriz, 7 yeriz ama 6 yemeyiz. Belki 7 yeriz, 9 yeriz ama 8 yemeyiz” dedi .


Ben de Fenerbahçe'liyim tamam da; bu kadar mı saçmalanır be kardeşim, bu kadar mı yalandan yalakalık yapılır? Fenerbahçe taraftarından sempati toplayacağını düşünüyor bu açıklamayla, acı olan şeyse bu görüşünde haksız olmaması. Hee böyle saçmalayıp Fener'in başına geçmeyi dşünüyorsa hayal bile etmesin. Galatasaray'a Beşiktaş'a laf atmak senin neyine, sen önce Liverpool karşısına çıkma şerefine eriş de; sonra bakalım 7-8-9'lar 17-18-19'a mı dönüşüyor?

"Generalin Türbülansı" muhabbeti de buraya güzel bir konu olabilirdi Bülent Hoca'dan. Ama incilerini bir dökmeye başlarsak bitmek bilmez. Neyse, son bir kuple alalım ondan bari.

http://www.ajansspor.com/futbol/superlig/h/20090129/wengere_meydan_okudu.html

Yurt dışında çalışan teknik direktörlerle, yerli teknik direktörleri de karşılaştıran Uygun, şöyle devam etti:
"Arsenal Teknik Direktörü Arsene Wenger, 1 milyar dolarlık takıma sahip olacak ve gelecek Sivasspor'u 3-0, 4-0 ya da 5-0 yendiği zaman dünyanın en büyük hocası olacak. Gelsin, Sivasspor ile beraber Arsenal'i 3-0, 5-0 yensin o zaman ben ona (dünyanın en büyük hocası) diyeyim. Buraya gelsinler, çalışsınlar da onları o zaman göreyim. Biz Türkler, dünyanın en iyileriyiz. Kalbimizde sevgi var, yeter ki en iyi olduğumuzu bilelim"

Dostum, neden biraz oturup soluklanmıyorsun?


7 yorum:

Kenny Constantine dedi ki...

Normalde bu tarz "neydim, ne oldum" konularında sana paralel düşünürdüm Gökhan, ama bu sefer oldukça farklı bir durumla karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum.

Bülent Uygun birçoğumuzun bildiği gibi kibirli bir insan, duygularını ve tepkilerini "abartarak" veren bir insan. Söylemleri ile sivrilen bir insan.

Eleştirilen bir insan. Ki bunun ardında söylemlerinden daha da fazlası olduğu gerçeği var. O da sahip olduğu başarı. Galatasaray eleyene kadar çok az bir kısım anti-futbol oynuyor diyordu, şimdi ise hemen hemen herkez. Zira bu ülkede Fenerbahçe gibi her takım taraftarı ile arası kötü bir takımla sizin de aranızın kötü olması olağandır ama Galatasaray camiası ile - ki bunu şu anlık taraftara indirgemek istiyorum- aranız kötü ise bana inanın kendinize düşman olabilecek en zor takımı seçmiş oluyorsunuz. Ki bunu galatasaray menşeili kalemşörlerimizin yorumlarında da gördük.

Aslında değinmek istediğim konu başarı. Ortada istikrarlı bir başarı var. Eğer ki sivas birkaç maç sivrilen bir takım olsa, istikrarsız çıkışlarda bulunsa alacağı maksimum tepki "bülent hoca taş gibi takım çıkarmış hocam" , "bülent hocanın öğrencilerini tebrik etmek lazım" iken şu anda mevcut hegemonyaya olan tehditi nedeni ile "anadolu takımları sivasa yatıyor", "hakemler kolluyor", "anti-futbol" şeklinde -BİRÇOĞU- omurgasız tepki ile karşı karşıya kalmakta. Hakem kollaması, anadolu takımlarının yatmasında gerçeklik payı olsa bile bu hiçbir takımın bu kadar yüksek ivmeli başarı gösterebilmesi için yeterli değil. Anti-futbol diyenlere ise Yunanistan örneğinden ziyade İtalya milli takımının yıllardır her turnuvaya bu şekildeki taktiklerle katılabilme-oynayabilme lüksüne bakmalarını öneririm, ama aradaki kalite farkından dem vurmamı sağlamayacak eleştiri ile gelmesinler, ayıp eder, kalp kırar, üzerim.

Bülent Uygun, bugün eleştirilebilecek birçok demeç vermiş olabilir, doğruluğu ya da yanlışlığını tartışmayacağım. Ayrıcalıklı takımların teknik direktörü olarak Şampiyonlar Ligi'ne gidip Liverpool karşısına çıkmayı bir şeref değeri olarak görülmesi -ki yanlış anlama genel anlamda bu bakış açısına sözüm- çok basit ve vizyonsuz bir söylem. Her yıl avrupa organizasyonlarımıza katılan ayrıcalıklı takımlarımızın hala "uefa cup + super cup"- "6-0" gibi bir sığlıkta hapis olması ise ayrı bir travma.

Hal böyleyken Bülent Uygun - Sivasspor realitesini dar kalıplara indirgemeden bakmak gerekiyor.

Not : Bahsi geçen “Evet biz 5 yeriz, 7 yeriz ama 6 yemeyiz. Belki 7 yeriz, 9 yeriz ama 8 yemeyiz" sözü 18 Mart Üniversitesindeki bir panelde bazı überzekalıların “Avrupa’da ne yapabilirsiniz, ancak fark yersiniz?” sorusuna verilen cevaptır. Yıllardır birçok "habercilik başarısı"na imza atan (diegoyu havaalanında yakalayıp "ola" diyip fener forması ile resmini çekmek, fotoşopla forma giydirmek, "gibi" faciaları = adriano fenerde gibi , vs vs .. ) fanatik gazetesi menşeili bu haberleri okurken herkesin bir kez daha düşünmesini tavsiye ederim.

Kenny Constantine dedi ki...

Hacı yanlış anlama yazının disko kralına gittiğim akşam gelmemenle bir ilgisi yok. :D İyi ki gelmedin okan bayülgen - kolbastı vs çekilmez bir geceydi.

Eklemek istediğim farklı iki noktadan biri başarı-ego parametresinin her insan için farklı grafikler verebileceği. Diğeri ise eğer ki bir insanı eleştirmek-yermek-dalga geçmeyi gerçekten isterseniz bunu kolayca yapabileceğiniz gerçeği. Şartlanınca argüman bulmak daha kolay olmakta, en azından medyada böyle işliyor.

Gökhan Kalkan dedi ki...

Abi bu adama da, oynattığı futbola da fazla güvenme. Sivas maçlarını canlı izlersen ne demek istediğimi daha iyi anlarsın. Ankaraspor maçından sonraki garip hareketleri, hakeme bağırması, yedek kulubesini tekmeleyerek yıkması...Sivas'ın oynadığı futbolla burada olması benim aklıma iki nedem getiriyor: Türk futbolundaki kalite yetersizliği, Anadolu takımlarının Sivas'ı fazla zorlamaması.

Bülent Uygun iki senedir zirveyi zorlayarak güzel bir şey yapıyor, ama artık kendini ifade etmeyi, konuşmayı, konuşunca da Jose Mourinhoculuk oynamamayı öğrenmesi lazım.

Galatasaray'ın ve yazarlarının ağlaklık katsayısını ben de biliyorum yoksa:)

Gökhan Kalkan dedi ki...

Arsene Wenger'le ilgili söylediklerine bir yorum daha eklemek istiyorum. Bu mantıkla benim sen, Onur, Gökü bi de kendim bir takım oluşturup 5 yersem daha iyi bir hoca olduğum ortaya çıkar. Veya Tarsus İdmanyurdu'nun hocası hepsinden büyük hoca.

Bir insanın kendisine büyük demesi değil, başkalarının ona büyük demesi onu büyük yapar.

Kenny Constantine dedi ki...

Justin tv saolsun, bazı maçları canlı izleme olanağına sahibim. Açıkçası anadolu takımlarının sivas a yattığını düşünmüyorum ki bunu en başta da belirttim. Geçen yılsonu ismini hatırlamadığım bir spor programına katılmıştı Bülent Uygun, istatistiklerden konuşulmuştu. O yıl küme düşen Kasımpaşa'dan bile az pas ortalaması varmış maç başına ama buna rağmen bulundukları konum ortada. Bülent sisteminin sonuca odaklı olduğunu, gole en çabuk ulaşıcak şekilde kurduğunu daha o zamandan söylemişti.

Eğer ki tarsus idman yurdu hocası çok büyük bütçelere sahip olmadan takımını favori olmadığı halde şampiyon yapıp bir üst lige taşısa, o üst ligde de geçen birkaç yıl sonrası şampiyonluğa oynayan bir takım haline getirse, vizyon ve misyon olarak takımına seviyeler atlatsa, bu o kişiyi kesinlikle başarılı yapar dostum, aksini iddaa etmen için başarı tanımını kavrayamamış olmak gerekir.

Ukela olması, cam tekmelemesi, hakemin üzerine yürümesi onun karakterini gösterir. Ama sivassporla yaptıkları ise onun başarısını gösterir. Yandaş medya ne kadar inkar etse de ortada yadsınamayacak bir başarı var.

ps :bülent hocanın sivasta t.d den önce 3,5 yıllık menejerlik kariyeri bulunmakta.

Kenny Constantine dedi ki...

Ortada trabzon gibi bir örnek varken kimse sivas a yatmaz, 3 büyüklerden sonra böyle büyüklük taslayacak bir takım istemez, inan bana

Ayrıca örümcek adamın süpermen olduğunu iddaa etmesi onu süpermen yapmaz, ama örümcek adam olduğu gerçeğini de değiştirmez, onun yaptıklarını-yapabileceklerini bir alt seviyeye taşımaz. ( Teşbih yapayım dedim, anlayabileceğin cinsten ;) )

ps: Yeni banner ın güzel olmuş

Gökhan Kalkan dedi ki...

Tarsus konusunda onu kastetmemiştim ben, neyse bu konuda anlaşamayacağız galiba. Bekleyip görelim. Örümcek Adam'ı da sevmem biliyosun:)